Ferhat Murat: Cumhur İttifakı yara sarmakla meşgul
Türkiye seçim havasına girdi.
Millet İttifakı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a rakip olarak çıkardı.
Aday belli olsa da Türkiye, sarsıntının yaralarını sarmaya odaklandığı bir dönemde muhalefetin aday kavgalarına tanık oldu.
Ensonhaber.com, YouTube kanalındaki süreçleri daha pahalı hale getirmek için siyasi bağnaz Ferhat Murat’ı ağırladı.
Murat, muhalefetin adaylık sürecini, yaşanan kargaşayı, Cumhur İttifakı’nın bu olaylar karşısında susma stratejisini ve sarsıntının yaralarını sarmaya odaklanmasını şu sözlerle değerlendirdi:
“Cumhur İttifakı yapması gerekenlerle meşgul”
Cumhur İttifakı yapması gerekenlerle meşgul, vatandaşının yaralarını sarmakla meşgul. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sorulduğunda “Hayat dersindeyiz” dedi. Cumhur İttifakı kendi sürecini yürütüyor.
Millet İttifakı ile yarışta zaten çok ciddi bir hamle avantajımız var. Geçen gün çok şükür 1 yıllık bekleyiş sonucunda Millet İttifakı’nın adayını öğrendik.
Adaylık sürecinde taraflar arasındaki anlaşmazlıklar sık sık haberlerde yer aldı. Bu hesaplar masaya yatırılınca ortaya çıkan kaos cuma günü zirve yapmıştı.
“90’ların koalisyon mücadelelerini 4 günde gördük”
Bu bize neyi gösterdi? 90’lı yıllarda koalisyonların siyaset üzerinde büyük etkisi oldu. Koalisyonlar nedeniyle yaşlanan krizler, hem ekonomisini hem de siyasi atmosferi etkiledi.
Bu 4 günde aslında 90’lı yıllarda muhalefet partilerinin kaosuna tanık olduk. Yaşı yetmeyenler için anlatmak muhtemelen yetersiz kalır ama bu 4 gün anlamak için yeterliydi.
Yürütülmesi koalisyonlardan daha zordur. Cumhurbaşkanlığı sisteminin kazanımlarından biri olarak seçim öncesi koalisyonlar kuruluyor. Uzlaşmalarına hükmetmeden programlarının bir önizlemesini sunarlar. Başkanlık sistemi önemli bir avantaj sağlıyor.
“Seçmen, sendikanın nasıl görüneceğine dair bir fikirle sandık başına gidiyor”
Başkanlık sistemi öncesinde oylar partilere peşin veriliyordu ve seçimden sonra partiler kendilerine çok ama çok uzak partilerle koalisyonlar kuruyor ve benzer kaosları iktidardayken yaşıyorlardı. Şimdi seçmenler, sendikanın nasıl görüneceğine dair bir fikirle sandık başına gidiyor. Bu aslında stabilite açısından bir avantaj sağlıyor. Sistemin beğenmedikleri kazanımlara şahit olduk.
“7 Başkan Yardımcısı anlaştık dedikleri yerden ne çıktı”
Anlaştık deyince ortaya 7 Başkan Yardımcısı çıkıyor… Fuat Oktay Bey’in işini 7 kişi yapacak. Bunu bir israf olarak eleştiriyorsun. 7 ofis aracı, en az 7 eşya çantası… Sözle çelişen bir durum ortaya çıkıyor. Vatandaşlar da harika fotoğraflar çekiyor.
“Kılıçdaroğlu nasıl kazandı”
Yenilgi, yenilgi, büyüyen küçük hesaplar, aylardır kazanamayacak aday dediğiniz Kemal Kılıçdaroğlu, belediye başkanlarının başkan yardımcısı olunca nasıl kazanacak aday oluyor?
İster istemez akıllara şu soru geliyor. Vatandaştan tepki gelince geri adım atılıyor. Meral Hanım dönüşü zor sözler kullandı. Dünden beri hiçbir şey olmamış gibi devam etme olgusunu takip ediyoruz.
“Sessizliği çok başarılı bir stratejiydi”
Bu bağlamda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın muhalefetteki bu kaosa sessiz kalması çok başarılı bir stratejiydi. Çünkü onun mesleği depremzedelerin yaralarını sarmak ve afetin şehirlere verdiği zararı fotoğraflamaktı.
Akşener’in açıklama yaptığı sırada Erdoğan, İstanbul’da akademisyenlerle Afet Kalkanı projesi toplantısındaydı. Bu aslında çok şey gösteriyor. Bir taraf icra tarafıyla meşgulken, diğer taraf kendi iç hesaplarıyla meşguldü. Beyin sarsıntısı gündemde olmalı.
